Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

PAKET TUR SÖZLEŞMELERİ YÖNETMELİĞİNİN İNCELENMESİ

PAKET TUR SÖZLEŞMELERİ YÖNETMELİĞİNİN İNCELENMESİ

Paket Tur Sözleşmeleri Yönetmeliği, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 51 ve 84. Maddelerine dayanılarak hazırlanmış, 14.01.2015 tarihli ve 29236 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bahsi geçen yönetmelikle, 13.06.2003 tarihli ve 25137 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Paket Tur Sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır.

Yönetmelikte kavram olarak "Paket Tur" ibaresi kullanılsa da doktrinde ve uygulamada "Seyahat sözleşmesi, paket tatil, gezi sözleşmesi, gezi düzenleme sözleşmesi, tur" gibi kavramlara da sıkça rastlanabilir. Paket Tur Sözleşmesi; paket tur düzenleyicileri veya aracıları tarafından ulaştırma, konaklama veya ulaştırma ve konaklama hizmetlerine bağlı olmayan başka turizm hizmetlerinden en az ikisinin birlikte, her şeyin dâhil olduğu fiyatla satıldığı veya satımının vaat edildiği ve hizmetin yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsadığı veya gecelik konaklamayı içerdiği sözleşmelerdir.

4077 sayılı Tüketici Kanunu ile karşılaştırıldığı zaman, yeni kanunda yapılan tanımlamanın tüketiciye karşı sorumlulukların sınırını daha net ve kesin çizgilerle belirlediğini söyleyebiliriz. Madde içeriğinde paket tur ile ilgili olan hususlara daha geniş kapsamlı olarak değinilse de, doktrinde böylesine önemli bir hususun Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan yönetmeliklerle düzenlenmesi her daim eleştiri konusu olmuştur.

İlgili yönetmelikle sözleşme ile ilgili olan taraf ve kavramların açıklamalarına açık ve net biçimde yer verilerek tüketicinin kafa karışıklığının önlenmesi amaçlanmıştır. Paket Tur Sözleşmelerinin kurulmasının öncesinde, katılımcıya ön bilgilendirme amacıyla toplam fiyat, ön ödeme tutarı ve kalan bedelin ödendiği tarihin zorunlu olarak; yolculuğun başlangıç ve bitiş tarihi, ulaşım araçları ve detayları, konaklama detayları, yemek planı ve güzergah bilgilerinin ise turun özelliklerine göre değinildiği yazılı bir broşürün verilmesi zorunludur. Böylelikle katılımcının aklında herhangi bir soru işareti kalma ihtimali önlenmiş ve tarafların karşılıklı hak ve yükümlülükleri daha belirgin çizgilerle belirlenmiştir. Ayrıca bahsi geçen broşürlerde vize, pasaport şartları ile ilgili bilgilere ve asgari olarak ulaşılması gereken katılımcı sayısı ile ulaşılamaması halinde iptalin bildirileceği son tarihin tüketiciye yazılı olarak ibrazı, tüketiciyi koruma yolunda atılmış önemli bir adımdır.

Paket Tur Sözleşmesinin düzenlenmesinin zorunlu hale getirilmesi, sözleşmeye aykırılık hallerinde tüketicinin haklarını ispatlamasına yardımcı olacaktır. Ayrıca yolculuk öncesinde yolculuğun başlangıç ve bitiş tarihleri, varış yerleri ile kalış süreleri, paketin Türk Lirası olarak vergiler dahil toplam fiyatı, ödeme şekli ve planının, özel talepleri, mücbir sebep doğması halinde tarafların hak ve yükümlülükleri, sözleşmeden dönme ve fesih şartlarının da turun başlangıcından önce katılımcıya verilmesi zorunlu olan sözleşmede yer alması gerekmektedir. Bu hususların yanı sıra, yurt içi turlarda en az 24, yurt dışı turlarda ise 48 saat önce katılımcıya tahsis edilen yer varsa bu yerin özellikleri, tur yerindeki temsilci veya irtibat noktasının irtibat numaralarının, yapılmış ise sigorta sözleşmeleri hakkında bilgilerin katılımcıya sunulması gerekmektedir. Bu hususlar broşürde belirlendi ise yeniden bilgilendirme yapılmasına gerek yoktur. Yönetmeliğin bu hususların da broşürde bulunması gereken zorunlu unsurlar arasında sayması amacına daha uygun olurdu.

6502 sayılı yeni Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri doğrultusunda, taraflar arasında kurulacak sözleşmenin biçimsel özellikleri de düzenlenmiştir. Buna göre, taraflar arasında yazılı olarak düzenlenecek olan sözleşmenin en az 12 punto büyüklüğünde olması, anlaşılabilir bir dilde , açık, sade ve okunabilir bir şekilde düzenlenmesi ile bir örneğinin kağıt üzerinde veya kalıcı veri saklayıcısı ile katılımcıya verilmesi zorunlu hale getirilmiştir. Bu düzenleme ile farklı yaş gruplarına mensup tüketicilerin de muhatabı oldukları sözleşmeyi rahatça okuyarak anlayabilmeleri amaçlanmıştır.

Sözleşmede yer alan fiyatın değiştirilmesinin zorunlu olduğu hallerde (döviz kurundaki olağanüstü değişiklik, yakıt giderlerinde olağanüstü değişiklik, vergi ve harç gibi yükümlülüklerde meydana gelen değişiklikler) açıkça sözleşmede belirtilmesi halinde ve sebep ile hesaplama yönteminin sözleşmede belirtilmesi halinde en az 20 gün önceden yazılı veya kalıcı veri saklayıcısı ile bildirilmesi koşuluyla, sözleşme bedelinin %5'ini geçmeyecek şekilde değiştirilebileceği düzenlenmiştir. Ancak sözleşmenin yükümlü tarafının tacir olduğu düşünüldüğünde bu hususun yerinde olmadığı söylenmelidir. Bu değişiklik sözleşmenin esaslı unsurlarında değişiklik olarak nitelendirildiğinden, katılımcıya birtakım seçimlik haklar tanınmıştır. Buna göre katılımcı ek bedel ödemeden eşit veya daha yüksek bedelde başka bir tura katılabilir, bedel iadesi alarak daha düşük bedelli tura katılabilir ya da herhangi tazminat ödemeden sözleşmeden dönebilir. Ancak, bu maddelerin tüketicinin uğradığı zararı tam anlamıyla karşılayamadığı açıktır. Zira tura katılmak için tüm hazırlıkları yapan, 20 gün gibi az süre kaldığı anda fiyatların aniden değiştiğinin bildirilmesi halinde katılımcının fiyat farkını ödeyerek tura katılımının bir nevi zorunlu hale getirildiğinin belirtilmesi gerekir. Bu nedenle, bildirimin en az 30-60 gün arası zaman diliminde yapılmasının düzenlenmesi katılımcının zararını asgariye indirme açısından daha yararlı olurdu.

Katılımcı, tura katılmasının mümkün olmaması halinde turun başlamasından en az 7 gün önce paket düzenleyicisi veya aracısına yazılı/kalıcı veri saklayıcısı ile bildirimde bulunarak sözleşmeyi tüm koşulları yerine getiren 3. kişiye devredebilir. Hizmet sağlayıcısı bakımından bu değişikliğin herhangi bir etki yaratmaması sebebiyle, katılımcıdan katılamamasının sebebini destekler nitelikte belge sunmasının beklenmesi gibi zorunlulukların düzenlenmemesi isabetli bir uygulama olmuştur.

İlgili yönetmelikte hizmet sağlayıcısının sorumluluktan kurtulma halleri de detaylıca belirlenmiştir. Bu konuyla ilgili olarak belirtilmesi gereken husus şudur ki, katılımcının kusuru ile kastedilen ağır kusur veya kasttır. Ek olarak belirtmek gerekir ki, tüketici kusuru ya da üçüncü kişi hareketinden kaynaklanmayan durumların ( bulaşıcı hastalık vb.) doğması hali söz konusu olabilir. Bu tarz ihtimaller yönetmelik düzenlenirken göz önünde bulundurulmamıştır.

Paket Tur Sözleşmeleri Tüketici Kanunu'na dayanılarak düzenlendiğinden kapsamının da bu kanuna göre dar olduğunu söylemek gerekir. Ayrıca yönetmelik sayesinde, katılımcıların anılan düzenlemeler gereğince tüm ayrıntıları bilmesi sonucunda daha mutlu ve memnun bir tatil geçirecekleri aşikardır.

 

Av. S. Aydan Çakmak

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN