Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

MOBİL OYUNLARIN FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU BAKIMINDAN İNCELENMESİ

MOBİL OYUNLARIN FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU BAKIMINDAN İNCELENMESİ

I-Giriş

 

Mobil oyunlar cep telefonları, tabletler, el konsolları gibi taşınabilir elektronik cihazlar için üretilen oyunlardır. Genellikle mobil uygulama mağazalarından ücretsiz olarak indirilebilmekte ve oyun içindeki reklamlar ve oyun içi satın alımlarla gelir elde edilmektedir. Akıllı telefonların yaygınlaşması ve amatör mobil oyun üreticilerinin artmasıyla mobil oyunlar daha erişilebilir hale gelmiş ve sektör büyümüştür. Mobil oyun sektörü, 2022 yılında dünya genelinde 152 milyar dolarlık bir gelir elde ederek diğer video oyunu türlerini geride bırakmıştır. Bu durum sektörün önemini ve potansiyelini göstermektedir. Ancak mobil oyunların hukuki olarak korunması konusunda belirsizlikler bulunmaktadır.

 

Türkiye'deki Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na (FSEK) göre bir fikri ürünün eser olarak kabul edilip korunabilmesi için üç temel koşul vardır: şekli koşul, objektif koşul ve subjektif koşul. [1] Şekli koşul, fikri ürünün belirli bir eser kategorisine girmesi gerektiğini ifade eder. Objektif koşul, fikrin bir şekil altında ifade edilebilir olması gerektiğini belirtir. Subjektif koşul ise; fikri ürünün, yaratıcısına ait olması gerektiğini ve bir derecede orijinalliğe sahip olması gerektiğini ifade eder. Mobil oyunlarda subjektif koşul, oyunun geliştirilmesine kişisel bir katkının olması durumunda sağlanır. Objektif koşul, oyunun somut bir şekilde ortaya çıkması ve oyuncular tarafından indirilmek üzere mobil mağazalara yüklenmesiyle sağlanır. Ancak şekli koşulla ilgili bir sorun vardır. Çünkü oyunlar, FSEK veya uluslararası anlaşmalar tarafından belirlenen bir eser türü altında yer almamaktadır. Bu da oyunların hukuki statüsünü belirsizleştirmektedir.

 

II-FSEK Bakımından Değerlendirme

 

Mobil oyunlar, FSEK’te düzenlenmemiştir. Bu nedenle, mobil oyunun hangi eser kategorisi altında inceleneceğine dair bir tartışma yapmadan önce, mobil oyunun eser olarak kabul edilebilecek unsurlarını belirlemek önemlidir.

 

Güncel mobil oyunlar, görsel, işitsel ve yazılımsal unsurlar olmak üzere üç temel unsurdan oluşmaktadır. Görsel unsurlar oyunun çevresini, karakterleri, nesneleri ve sembolleri içeren, gözle görülebilen öğelerdir. İşitsel unsurlar müzikler ve ortam sesleri gibi oyun içinde kullanılan seslerdir. Yazılımsal unsurlar ise oyunun geliştirilmesinde kullanılan kodlar ve kaynak kodlarıdır. Yazılımsal unsurlar, görsel ve işitsel unsurlarla etkileşim içinde olup oyunun interaktif niteliğini sağlar.

 

Bu bağlamda, mobil oyunların üç temel unsuru da FSEK'teki eser türleri bağlamında değerlendirilmelidir. Tüm bu unsurların dengeli bir şekilde bulunduğu oyunlar için ise multimedya kavramı adı verilen yeni bir kavram üzerinden bazı değerlendirmeler yapmak gerekmektedir.

 

Mobil oyunların interaktifliklerini sağlayan özelliği nedeniyle bilgisayar programı olarak korunmaları tartışılabilir. Ancak böyle bir durumda görsel ve işitsel unsurlarının koruma kapsamı dışında kalma riski olduğu için tamamen bilgisayar programı olarak kabul edilmeleri mümkün değildir. Ayrıca mobil oyunlar, interaktif bir fikri ürün oluşturmak için çeşitli unsurların bir araya geldiği ve kullanıcıların eğlenmesini amaçlarken; bilgisayar programları genellikle teknik bir amaca hizmet eden fikri ürünlerdir. Avrupa Birliği Adalet Divanı'nın bir kararında da bilgisayar oyunlarının sadece bilgisayar programlarıyla sınırlı olmadığı belirtilmiştir. [2]

 

Mobil oyunlar sinema eserlerine benzer şekilde hareketli görüntü dizisinden oluşur ve sanal bir gerçeklik ortamı yaratır. FSEK m. 5'te yer alan sinema eserleri tanımının da sinema filmlerinden ibaret olmadığı anlaşılmaktadır. Ancak mobil oyunlarla sinema eserleri arasında yazılımsal unsurlar gibi farklılıklar vardır. Kanuni düzenlemeler incelendiğinde mobil oyunlar bazı unsurları bakımından sinema eseri koruması alabilecekse de bütün olarak sinema eseri korumasından bahsedilemez. Nitekim mobil oyunlar, interaktifliklerini sağlayan yazılımlar tarafından desteklenirken, sinema eserlerinde bu durum söz konusu değildir. Bu nedenle mobil oyunları sinema eseri olarak kabul etmek, bilgisayar programlarına daha yakın olan mobil oyunlar için doğru olmayacaktır. Ancak hareketli görüntü dizisi ve oyun karakterleri gibi unsurların varlığı göz önünde bulundurulmalı ve bunların uygun şartları sağladığında nasıl korunacakları belirlenmelidir. [3]

 

Son olarak incelenmesi gereken konu multimedyadır. Multimedya; farklı eser türlerinin dijital bir ortamda bir araya getirildiği ve kullanıcıların interaktif bir ilişki içinde bulunduğu bir eser türüdür. İnteraktif televizyon programları, müze rehberleri, e-ticaret sitelerindeki ürün katalogları ve video oyunları multimedyaya örnek verilebilir. Ancak video oyunlarının sinematik ve yazılımsal unsurları birlikte kapsaması nedeniyle multimedya eser olarak nitelendirilmesiyle ilgili bir tartışma vardır. FSEK'te multimedya eserler düzenlenmediği için, yeni bir eser türü icat edip mobil oyunları bu kategoriye dahil etmek doğru olmayabilir, ancak mobil oyunlar karma niteliğinden dolayı multimedya olarak nitelendirilebilir.

 

Pozitif hukuka göre, mobil oyunlardaki unsurların farklı eser türleri altında korunması mümkündür. Oyunun yazılımı bilgisayar programı olarak korunabilirken karakterleri güzel sanat eseri olarak ve müzikleri ise müzik eseri olarak korunabilir. Bununla birlikte, mobil oyunların bir bütün olarak korunup korunmayacağı konusunda bir tartışma vardır. Bilgisayar programları ve sinema eserleri, akla gelen iki tür olsa da oyunlar bu ikisinin bir sentezi olması nedeniyle multimedya eser türünün Kanun'a eklenmesi gerektiği düşünülmektedir.

 

Mobil oyunların fikri mülkiyetinin korunması bakımından değinilmesi gereken bir diğer konu ise; alenileşmedir. Bir fikri ürünün, eser sahibinin izniyle genel kamuya sunulmasıyla eser alenileşmiş kabul edilir. [4] Alenileşme, Fikri Mülkiyet Hukuku açısından önemli bir eşik oluşturur, çünkü alenileşmiş bir eserden mali olarak yararlanmak mümkün olur. Mobil oyun sektöründe bağımsız üreticiler önemli bir rol oynadığından, bu ilke dikkate alınmalıdır. Oyun üreticileri, oyunlarını büyük şirketlere satabilirler ve bu süreçte bazı fikirlerin ve teknik bilgilerin paylaşılması gerekebilir. Mobil oyunların ticari sır niteliğinde değerlendirilemeyeceği aşikâr olduğundan; fikri mülkiyet hukukunun sınırlı imkanları da göz önüne alındığında, diğer hukuki araçlar devreye girebilir. Örneğin, gizlilik sözleşmesi bu aşamada uygun bir hukuki araç olabilir. Gizlilik sözleşmesi; teknik veya ticari bilgilerin paylaşımını önlemek amacıyla yapılan bir sözleşme olarak tanımlanır. Mobil oyunlarla ilgili bazı fikirler ve bilgiler, objektif şartları karşılamadığı için fikri mülkiyet hukuku korumasına dahil olmayabilir. Bu aşamada taraflar arasında gizlilik sözleşmesi yapılması uygun olabilir. Özellikle bağımsız ve amatör mobil oyun üreticilerinin sayısının arttığı günümüzde bu tür bir çözüm, olası hak ihlallerinde mobil oyun geliştiricilerin güvenliğini sağlayabilecektir.

 

Değinilmesi gereken bir diğer konu ise oyun klonlamadır. Oyun klonlama, başarılı bir oyunun özelliklerini kopyalayarak benzer bir oyun üretmeyi amaçlayan bir faaliyettir. Mobil oyunlar, hızlı tüketilmeleri ve kolay kopyalanabilirlikleri nedeniyle klonlama faaliyetlerine daha sık maruz kalmaktadır. Klon oyunlar, her dakika yeni oyunun yayınlandığı mobil mağazalarda gözden kaçabilmekte ve bazen ücretli oyunların ücretsiz kopyalarını yaparak haksız kazanç elde edildiği görülmektedir. Bir oyunun klon olup olmadığını belirlemek için "bulunması zorunlu olan sahneler" ilkesi kullanılabilir. Bu ilke, kopyalanan unsurların genel bir tema mı yoksa özgün bir yaratım mı olduğunu belirlemek için kullanılır. Ayrıca mobil oyun pazarında klonlama faaliyetlerinin önüne geçmek için mobil mağazaların filtreleme mekanizmalarını kullanması önemlidir. Klon oyun üreticilerinin hesaplarının kapatılması, eser sahiplerinin haklarının korunmasına yardımcı olabilir.

 

Mobil oyunlarda karşılaşılabilecek bir diğer problem, eser sahibinin izni olmaksızın mobil oyun karakterlerinin başkaları tarafından kullanılmasıdır. Zira mobil oyun karakterleri, başarılarıyla birlikte bağımsız bir üne kavuşabilirler. Kurgusal karakterlerin hukuki niteliği tartışmalıdır. Zira mobil oyun karakterleri de mobil oyundan bağımsız olarak korunabilir. Ancak, koruma yalnızca ayırt edici niteliğe sahip karakterlerle sınırlıdır. Nichols v Universal davasında ortaya atılan ayırt edici tasvir testi, karakterin ayırt edici ve özgün olması gerektiğini belirlemiştir. Bu test, mobil oyun karakterleri için de rehberlik edebilir. Öncelikle ihlale uğradığı iddia edilen karakterin fikri mülkiyet hukuku korumasından yararlanacak ölçüde bir ayırt ediciliğe sahip olması gerekmektedir. İhlale yol açtığı iddia edilen karakter de orijinal karaktere ihlal oluşturacak seviyede benzer olmalıdır. Hak ihlali durumunda, eser sahibi FSEK m. 68-72 arasında düzenlenmiş hükümlere dayanarak hukuki ve cezai davalardan yararlanabilecektir.

 

III-Sonuç

Sonuç olarak mobil oyunlar, hızlı bir şekilde popüler hale gelerek ekonomik açıdan değerli fikri ürünler haline gelmiştir. Bu durum, mobil oyunlarla ilgili hukuki anlaşmazlıkları da beraberinde getirmiştir. Ancak Türk hukuku ve uluslararası hukukta mobil oyunlardan kaynaklanan hukuki anlaşmazlıkların nasıl çözüleceği konusunda belirsizlikler vardır. Bu nedenle, daha fazla akademik çalışma ve düzenleyici faaliyetlerin yapılması önemlidir. Yine de mobil oyunların karma nitelikte olduğu ve multimedya eser korumasının en uygun koruma şekli olduğu savunulabilir. Ancak mevcut yasalarda multimedya eserlerin yer almaması nedeniyle, kanun koyucunun bu türü eklemesi gerekmektedir. Bu türün ilgili mevzuata eklenmesine kadar mobil oyunun farklı unsurları, farklı eser türlerinin korumasından faydalanacaktır.

 

Av. Merve Hilal Menteş       

 

Kaynakça:


1. Cahit Suluk, Rauf Karasu, Temel Nal, Fikri Mülkiyet Hukuku, 6. Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2022.

 

2. Mustafa Aksu, Bilgisayar Programlarının Fikri Mülkiyet Hukukunda Korunması, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 2006

 

3. Yakup Bal, Mobil Oyunların Fikri Mülkiyet Hukuku Kapsamında Eser Olarak Korunması, Fikri Mülkiyet Hukuku Yıllığı, Yetkin Yayınları, Ankara, 2021

 

4. Ünal Tekinalp, Fikri Mülkiyet Hukuku, 5. Baskı, Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2012

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN