Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

BASIN İŞ KANUNU UYARINCA KIDEM TAZMİNATI

BASIN İŞ KANUNU UYARINCA KIDEM TAZMİNATI

Basın mensuplarının kıdem tazminatı hakkı, 5953 sayılı Basın İş Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. Kanunun 6. maddesi ile, gazetecilerin hangi şartlarda kıdem tazminatına hak kazanacağı düzenlenmiş olup söz konusu maddenin bir kısmı Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiştir.

 

Anayasa Mahkemesi iptal kararı ile Basın İş Kanunu kapsamında yer alan işçileri ile diğer işçiler arasındaki aleyhe farklılık düzeltilmiş olup işbu makale ile Basın İş Kanunu kapsamında değerlendirilen işçiler ve ilgili kanun uyarınca kıdem tazminatına hak kazanılması şartları incelenecektir.

 

1. Basın İş Kanunu’nun Uygulama Alanı

 

Basın İş Kanunu’nun uygulama alanı Kanun’un 1. Maddesi ile belirlenmiştir. İlgili madde metni;

 

“Kanunun şümulü:

Madde 1 – (Değişik: 4/1/1961 - 212/1 md.)

Bu Kanun hükümleri Türkiye'de yayınlanan gazete, internet haber siteleri, internet haber siteleri ve mevkutelerle haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat işlerinde çalışan ve İş Kanunundaki "işçi" tarifi şümulü haricinde kalan kimselerle bunların işverenleri hakkında uygulanır.[2]

Bu Kanunun şümulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir.”

 

şeklindedir. Madde metnine göre Basın İş Kanunu kapsamında değerlendirmek için öncelikle Basın İş Kanunu kapsamına giren bir işyerinde çalışıyor olunması, her türlü fikir ve sanat işinde çalışılması ve iş sözleşmesine tabi olunması gerekmektedir.

 

Basın İş Kanunu m.1’e göre aranan ilk şart, gazetecinin Türkiye’de yayınlanan gazete veya süreli yayınlarda veya haber ve fotoğraf ajanslarında çalışması gerekmektedir. Yayımın Türkiye’de yapılıyor olması şartı öğretide;

 

“Basın İş Kanunu’nda “Türkiye’de yayınlanma” ifadesinden ne anlaşılması gerektiği belirtilmemiş olmasına rağmen bunu yayının Türkiye’de basılması ve ortaya çıkması şeklinde anlamak gerekir. Öğretide isabetli olarak ifade edildiği üzere, internet haber siteleri yönünden “Türkiye’de yayınlanma” ifadesinin aranması gerekli değildir.” [1]

 

şeklinde ifade edilmektedir. Bu kapsamda internet yayımları açısından “Türkiye’de yayınlanma” gibi bir kısıtlamanın bulunmadığının kabulü mümkündür.

 

İşyeri kapsamında değerlendirilebilecek diğer bir konu irtibat bürolarının durumudur. Yabancı haber ajanslarının Türkiye irtibat bürolarında çalışan gazeteciler açısından durumun değerlendirilmesi gerekmektedir. Yargıtay kararları uyarınca irtibat bürosunda çalışan gazetecilerin, irtibat bürosuna husumet yönetilebileceği ve iş sözleşmesinin Basın İş Kanunu kapsamında kaldığı kabul edilmiştir [2].

 

6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun m.23 uyarınca radyo ve televizyon kuruluşlarındaki haber biriminde çalışanlar da Basın İş Kanunu kapsamında gazeteci olarak kabul edilmiştir.

 

Bu kapsamda değerlendirilen işyerinde çalışmak Basın İş Kanunu kapsamında işçi sayılmak için yeterli olmayıp ayrıca iş sözleşmesi kapsamında yapılan işin, fikir ve sanat işi kapsamında kalması gerekmektedir. Yapılan işin, fikir sanat işi olarak değerlendirilmemesi durumunda Basın İş Kanuna dahil olunması mümkün olmayacaktır.

 

Gazeteci sayılmak için, Basın Kartı Yönetmeliği uyarınca basın kartı sahibi olmak zorunlu ve yeterli değildir. Gazeteci sayılmak için herhangi bir yere kayıt zorunluluğu bulunmamaktadır önemli olan yapılan işin niteliğidir.

 

Kanun uyarınca son şart ise taraflar arasında iş sözleşmesi bulunması gerekliliğidir. Gazeteci ile işvereni arasında kurulan basın iş sözleşmesi her iki tarafa borç yükleyen, bağımlı hukuki ilişki kuran devamlı bir sözleşmedir. Gazeteci, işverenine bağımlı olarak iş görme, işveren ise gazeteciye ücret ödeme borcu altına girmektedir.

 

Sayılan şartların birlikte sağlanması durumunda işçi Basın İş Kanunu kapsamında gazeteci olarak değerlendirilecektir.


2. Basın İş Kanunu Madde 6 Uyarınca Kıdem Tazminatı Şartları

 

Gazetecinin hangi şartların sağlanması durumunda kıdem tazminatına hak kazanacağı Kanunun 6. Maddesi ile düzenlenmiştir. Madde metni;

 

“Akdin işveren tarafından feshi ve kıdem tazminatı

MADDE 6

Meslekte en az beş yıl çalışmış olan gazetecilere kıdem hakkı tanınır. (İptal fıkra: Anayasa Mahkemesinin 4/5/2023 Tarihli ve E: 2021/62, K: 2023/89 Sayılı Kararı ile.)

Kıdem, hakkı gazetecinin mesleğe ilk giriş tarihinden itibaren hesaplanır.

Akdin feshi halinde gazeteci, bu süreye göre hesaplanacak tazminatı almaya hak kazanır.

Birinci maddenin şümulüne giren bir işyerinde işverenle arasındaki hizmet münasebeti bir veya müteaddit mukaveleye istinaden fasılasız olarak en az beş yıl sürmüş olan gazetecinin işine son verilmesi, yapılacak yazılı ihbardan itibaren üç ay geçtikten sonra muteber olur. Beş seneden az hizmeti olanlar için bu ihbar müddeti bir aydır.

İhbar müddetinin son günü olan tarih tazminata esas tutulur ve yıllık izinden sayılmaz.

Gazeteci yıllık iznini kullanmamışsa, işine son verilmesi halinde, izin müddetine ait ücreti kendisine peşin olarak verilir.

Hizmetine bu madde hükümlerine göre son verilen gazeteciye feshi ihbar edilen mukavelenin taallûk ettiği her hizmet yılı veya küsuru için, son aylığı esas ittihaz olunmak suretiyle her yıl için bir aylık ücreti miktarında tazminat verilir. Ancak, yıllık hizmetin altı aydan az kısmı nazara alınmaz, ilk mukavele yılında bu miktar hesaplanmaz. (İptal ikinci cümle: Anayasa Mahkemesinin 4/5/2023 Tarihli ve E: 2021/62, K: 2023/89 Sayılı Kararı ile.) 

Bir defa kıdem tazminatı alan gazetecinin kıdemi, yeni işine girişinden itibaren hesaplanır. Ancak, buna aykırı olarak işverenle gazeteci arasında yapılacak mukavele muteberdir.

İşverenin maddi imkânsızlık sebebiyle gazetecinin tazminatını bir defada ödeyememesi halinde, tediye en çok dört taksitte yapılır ve bu taksitlerin tamamının süresi bir yılı geçemez Ancak bu bölünme o iş yerinin mali vergisini tahakkuk ettiren maliye şubesinin, müessesenin zarar etmekte olduğu kararı üzerine yapılabilir.”

 

şeklindedir. Söz konusu maddenin birinci fıkrası ile altıncı fıkrasının ikinci cümlesi Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiştir.

 

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı öncesi dönemde, gazetecilerin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için 5 yıl çalışması gerekmekte olup ayrıca kıdem tazminatına hak kazanmaları durumunda da hesaplamaya artık süreler dahil edilmemekteydi.

 

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile gazeteciler aleyhine olan söz konusu farklılık ortadan kaldırılmış bulunmaktadır. Söz konusu birinci fıkranın iptali ile gazetecilerin kıdem tazminatına hak kazanmaları için gereken kıdem süresinin, 1475 Sayılı İş Kanunu madde 14 düzenlemesine tabi olduğu kabul edilmektedir.

 

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile Basın İş Kanunu kapsamında kalan işçiler açısından da 1475 Sayılı İş Kanunu madde 14 düzenlemesi ile paralel şekilde artık süreler de kıdem tazminatı hesaplamasına dahil edilmektedir.

 

Bu doğrultuda gazetecinin bir yıllık kıdeminin bulunması durumunda kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Kıdem süresi, Basın İş Kanunu madde 6/2 uyarınca gazetecinin mesleğe ilk giriş tarihinden itibaren hesaplanmaktadır.

 

Bir yıllık kıdemi bulunan gazetecinin iş sözleşmesi; işveren tarafından haksız şekilde feshedildiğinde veya gazeteci tarafından haklı nedenle feshedildiğinde kıdem tazminatı hakkı doğmaktadır.

 

3. Sonuç

 

Anayasa Mahkemesinin 4/5/2023 Tarihli ve 2021/62 Esas, 2023/89 Karar Sayılı Kararı ile Basın İş Kanunu kapsamında kalan işçiler açısından aleyhe olan düzenleme iptal edilmiş ve gazetecilerin İş Kanunu kapsamında dahil işçiler ile benzer şartlar uyarınca kıdem tazminatına hak kazanmasına imkan sağlanmıştır.

 

Av. Tuğbanur Akyıldız

 

Kaynakça:

1. Basın İş Kanunu’nda Kıdem Tazminatı Hakkı: Anayasa Mahkemesi’nin İptal Kararına İlişkin Bir Değerlendirme, Sevde Bulun Tokkaş

2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi E. 2023/15060 K. 2023/12580 T. 21.9.2023

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN