Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

AVRUPA BİRLİĞİ TARAFINDAN YAYIMLANAN C/2024/1645 SAYILI İLGİLİ PAZAR REHBERİ

AVRUPA BİRLİĞİ TARAFINDAN YAYIMLANAN C/2024/1645 SAYILI İLGİLİ PAZAR REHBERİ

1. İlgili Pazar Kavramı

Rekabet Hukuku kurallarının uygulamaya geçirilmesi için ilgili pazarın belirlenmesi gerekmektedir. Türk hukuk sistemi içerisinde rekabet hukukunun temel mevzuatını oluşturan 4054 Sayılı Kanun’un birinci maddesinde “Bu Kanunun amacı, mal ve hizmet piyasalarındaki rekabeti engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı anlaşma, karar ve uygulamaları ve piyasaya hakim olan teşebbüslerin bu hakimiyetlerini kötüye kullanmalarını önlemek, bunun için gerekli düzenleme ve denetlemeleri yaparak rekabetin korunmasını sağlamaktır.”  denilerek, kanunun “mal ve hizmet piyasalarında” meydana gelen rekabeti bozucu, kısıtlayıcı, engelleyici eylemleri önlemek amacı belirtilmiştir. Buradan anlaşılan rekabet hukuku kapsamında gerçekleştirilecek işlemlerin tamamının ilgili pazar üzerinden yapılacak araştırma ve değerlendirmelerle meydana geleceğidir. Bu durumda, ilgili Pazar kavramı ve somut olaylar özelinde ilgili pazarın doğru tanımlanması rekabet hukuku kapsamında büyük önem arz etmekte olup, pazarın yanlış değerlendirilmesi halinde; yanlış hukuki neticeler, birtakım iktisadi değişiklikler ve hak kayıpları doğabilecektir. Zira, rekabet davalarında hemen hemen her olayda yapılan ilgili pazar analizi, bir anlamda devletin hakemlik yapacağı alanın sınırlarını çizerken, bir anlamda da bazen ilgili teşebbüslerin bazen de teşebbüslerin faaliyetlerinden zarara uğrayan diğer tarafların ekonomik davranışlarında karşı karşıya oldukları rekabetçi kısıtları belirlemektedir. [1] Bu makalede, temel olarak Avrupa Komisyonu tarafından 2024 yılında yayımlanan “İlgili Pazar Rehberi”nin [2] getirdiği yenilikler üzerinde durulacaktır, bunun için Avrupa Birliği başta olmak üzere kısaca dünyadaki rekabet hukuku düzenlemeleri çerçevesinde ilgili pazar kavramı açıklanacaktır.

2. İlgili Pazar Kavramının, Hukuk Sistemleri İçerisindeki Yerini Alma Süreci

İlgili pazar kavramı, her ne kadar çoğu hukuk sisteminde açıkça tanımlanmamış ve açıklanmamışsa da Avrupa Birliği ve Amerika başta olmak üzere pek çok ülkede birtakım ikincil düzenlemelerle bu kavramın çerçevesi ve hukuki niteliği çizilmeye çalışılmıştır. Türk hukuk sisteminde rekabet hukukun temel mevzuatı olan 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da da ilgili ürün pazarına yönelik herhangi bir tanım yer almamakla birlikte, kurulun 08-04/56-M sayılı, 10.01.2008 tarihli kararı ile yayımlanan “İlgili Pazarın Tanımlanmasına İlişkin Kılavuz”da ilgili pazara yönelik açıklamalar ile bu pazarın nasıl tespit edileceğine yönelik kurallar düzenlenmiştir.

İlgili pazar kavramının kanunda açıkça düzenlenmemesinin, belki de düzenlenememesi denmeli, gelişen teknolojik ve ekonomik yapının beraberinde sektörlerin de hızla değişmesi, bu değişim beraberinde sektörel üretim ve tüketim faaliyetleri kapsamında hesaplanan arz ve talep dengelerinin de etkilenmesi, yaşanan gelişmeler beraberinde, üretim ve tüketim ürünlerinin birtakım ürünlere hızla ikame nitelik kazanması veyahut çeşitli teknolojilerle çeşitli ürünlerin hızla pazara girişi ile sektörlerin ayrışması gibi sebepleri olduğu söylenebilir.

ABD’de, ilk defa 1968 yılında yayımlanan ve 1992 yılında revize edilen “Birleşme Rehberi”nde pazar tanımına ilişkin birtakım bilgiler de yer almaktadır. [3] Bu rehberde, ilgili pazar tanımında temel olarak yalnızca talep ikamesi esas alınırken arz ikamesi, ilgili ürün pazarında katılımcı olarak bulunan teşebbüslerin tespiti ile giriş analizlerinde dikkate alınmaktadır. [4]

Avrupa Birliği’nde de ilgili pazar kavramına yönelik ilk düzenlemelere, benzer şekilde birleşmelere yönelik tüzüklerde rastlamak mümkündür. Avrupa Birliği, ABD'den oldukça uzun bir süre sonra, 1997 yılında, ilgili pazar kavramını açıklamak amacıyla bir rehber yayımlamıştır. Bu rehberde Komisyon, pazar tanımına ilişkin genel açıklamalara ve tanım yapılırken kullanılacak deliller ve yöntemlere yer vermiş olup Rehberin oldukça yol gösterici nitelikte hazırlandığı görülmektedir. [5] Öyle ki; Avrupa Birliği tarafından 2024 yılına kadar ilgili pazara yönelik yeni bir mevzuat yayımlanmamıştır.

Türkiye’de ise, yukarıda bahsedildiği üzere Rekabet Kurulu tarafından ilgili pazar kavramına yönelik 2008 yılında, “İlgili Pazarın Tanımlanmasına İlişkin Kılavuz” yayımlanmıştır. Bunun beraberinde ise, Türkiye’de ilgili pazarın belirlenmesine yönelik “Rekabet Kurulu Kararlarında Kullanılan İktisadi Analizlere Yönelik El Kitabı” yayımlanmıştır.

Avrupa Birliği tarafından 1997 yılından itibaren ilk kez yenilenen İlgili Pazar Rehberi’nin getirdiği değişiklik ve yenilikler aşağıda incelenecektir.

 

3. Avrupa Birliği Tarafından 2024 Yılında Yayımlanan İlgili Pazar Rehberinin Getirdiği Yenilikler ve Değişiklikler

2024 yılında yayımlanan Rehber’de tebliğ amacı, Rekabet Hukuku uygulamalarında ilgili pazar kavramının nasıl uygulanacağına rehberlik etmek olarak belirtilmiştir. Bunun yanı sıra; bu yeni rehberin içeriğine hızlıca göz atıldığında, rehberin temelde ilgili pazar uygulamalarına olabildiğince netlik kazandırma ile çevresel ve dijital dönüşümlere ayak uydurma amacı taşıdığını söyleyebiliriz.

Zira Rehber’de ilgili pazarın belirlenmesinde dikkate alınan kavramlardan talep ikamesi, arz ikamesi, potansiyel rekabet kavramlarına dair açıklamaların yanı sıra sürdürülebilirlik gibi ekonomi ile direkt ilgili olmayan birtakım parametreler, ilgili pazar kavramı ile birlikte değerlendirilmiştir. Arz ve talep ikamesine yönelik olarak, 2024 yılında yayımlanan bu Rehber’de arz ikamesinin ilgili pazar belirlenmesinde göz önünde tutulması gerektiğinde yönelik birtakım açıklama ve kararlara yer verilmiştir. Bu konu temelde Rehber’in 34. paragrafında yer almaktadır. Bu paragrafta, birtakım sektörlerde tüketicilerin bazı ürünleri farklı amaçlarla kullanmak üzere talep etmesine, ürünlerin birbirlerine tüketim ikamesi olmamasına rağmen, bir şekilde aynı pazara dahil edilebileceğinden bahsedilmiştir. Bu bahis, Komisyon tarafından paslanmaz çelik üretim sektörü kapsamında değerlendirilmiş bir olay ile örneklendirilmiştir.  Komisyon, her ne kadar müşterilerin farklı amaçlar için farklı ürünler tercih ettiği görülmekteyse de, üreticilerin ilgili ürünleri kısa sürede, aynı maliyet ile ürettiği tespitinden yola çıkılarak ilgili ürünleri tek bir Pazar içerisinde kabul etmiştir. Bahsedilen tespitlerin yapıldığı bu dosya M.6471 Outokumpu/INOXUM” olarak anılmakta olup, Rehber’in 120 ve 121. paragraflarında ilgili karara yönelik teknik ve iktisadi tespitlere yer verilmiştir.

Bunun yanı sıra, Rehber’de asıl dikkat çeken ve yenilik getiren konuların; özellikle dijital piyasalarda ilgili pazarın belirlenmesine yönelik birtakım yöntemler öngörülmesi olduğu söylenebilir. Rehber’in 4.5. numaralı başlığı “Market definition in the presence of after-markets, bundles and (digital) ecosystems” başlığını taşımakta olup 104. paragrafta dijital piyasalarda karşılaşılabilecek ürün sınıflarından bahsedilmiştir. Bunun yanı sıra, dünyadaki gelişmeler beraberinde düzenlenen bu Rehber’de, yeniliğin ve gelişimin yoğun olduğu sektörlerde pazar tanımın ne şekilde belirleneceğinden de bahsedilmişidir. Yine bu konu 4.3. numaralı “Market definition in the presence of significant R&D” başlığı altında ele alınmıştır. Rehber’de yüksek Ar-Ge faaliyetleri ile karakterize edilen sektörlerin Komisyon tarafından özellikle dikkate alındığı belirtilmiştir. Burada, inovasyon çabalarının ve çalışmalarının nihai ürün açısından sonucunun belirsiz olabileceği vurgulanarak, Komisyonun bu sektörlerde gerçekleştirdiği süreçlerde ilgili pazar tespitinde çeşitli potansiyel Ar-Ge sonuçlarını dikkate alabileceğinden bahsedilmiştir. Bu konuya yönelik örneklere 91. paragraf ve devamında yer verilmiştir.  Rehber’de her ne kadar bu gibi sektörlerde ortada tam anlamı ile bir ürün mevcut olmasa da Komisyonun; Ar-Ge faaliyetleri sürecinde gerçekleştirilecek rekabete aykırı eylemlere ilişkin davalarda, geliştirilmekte olunan ürünlerin, pazar tanımında dikkate alınabileceği gibi yeni ve farklı konulara değinilmiştir. Komisyon tarafından, ilgili konularda bahsi geçen potansiyel durum sonuçlarının dikkate alınabilmesi için güçlü kanıtlar gerektiğine de yer verilmiş, Rehber’in ilgili pazar tanımına yönelik netlik ve belirlilik kazandırma misyonu korunmuştur.

Bunun yanı sıra Rehber’de yapılan yeniliklerden bir diğeri, ilgili pazar tanımında kullanılan temel yöntemlerden olan SSNIP (small but significant and non-transitory increase in price) testine yönelik birtakım açıklamalarda bulunmuş olunmasıdır. SSNIP testi, talep ikamesini göz önüne alan bir yöntemdir. Zira test, Pazar tanımının ürünlerin fiyat değişikliğine oranla müşterilerin tercihlerinin değişip değişmediğine yönelik incelemeye dayanmaktadır. Rehber’de 3.2.1.6. numaralı “Implementations of the SSNIP test” başlığı altında testin her bir vakıa için özel koşullara bağlı olabileceğinden bahsedilmiş, testin ilgili pazar tespitinde kullanılan iktisadi hesaplamaları açıklanmıştır. Rehber’de bu testin fiyatı belirlenemeyen ya da bulunmayan ürünler için (örneğin; medya sektöründe yer alan birtakım ürün ve hizmetler) uygulanamayacağından bahsedilmiştir. Buradan, belki de ürün tanımında en yaygın yöntemlerden biri olarak kullanılan SSNIP testinin gelişen teknoloji ile birlikte uygulama alanının daraldığı, Komisyonun değişen pazarlar için yeni tespit yöntemleri geliştirmekte olduğu anlaşılmaktadır.

5. Sonuç

AB Komisyonu tarafından oluşturulmuş, 1997 yılından 2024 yılına kadar herhangi bir değişiklik yapılmamış İlgili Ürün Rehberi’nin; hızla değişen ve gelişen sektörlerin yanında, rekabete aykırı eylemlerin tespitine devam edilebilmesi için hukukun da değişmesi gerektiği gözetilerek ve ekonomik, teknolojik ve ticari gelişmelerin detaylıca irdelenerek hazırlandığı görülmektedir. Zira, yukarıda da bahsedildiği üzere; Rekabet Hukuku’nun uygulama alanı bulabilmesi ancak ilgili pazarın tespiti ile mümkünüdür, ilgili ürün pazarı ise ancak sektörlerin başta güncel üretim ve tüketim faaliyetleri olmak üzere iktisadi hareketlerinin tespiti ile mümkündür. Hızla gelişen teknoloji; beraberinde birçok pazarda değişiklik meydana getirmiş ve yeni pazarlar doğurmuş, neticeten de rekabet hukukunun etkili olabilmesi amacı ile Komisyon’un ilgili pazarlara yönelik yeni bakış açıları geliştirmesini zorunlu kılmıştır.

Stj. Av. Melda İz

Kaynakça:

1. İlgili Pazar Kavramı ve İlgili Pazar Tanımında Kullanılan Nicel Teknikler, Murat Çetinkaya

2.  https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/?uri=OJ%3AC_202401645

3. https://www.justice.gov/sites/default/files/atr/legacy/2007/07/11/11247.pdf

4. Yoğunlaşmaların Kontrolünde Esnek Hukuk ve İktisat Yaklaşımları: ABD’deki Yeni Yatay Birleşmeler Rehberi Hakkında Görüşler, Gönenç Gürkaynak İsmail Serdar Dalkır, Murat Hakan Özgökçen, Ahmet Buğra Aydın, Ceren Yıldız

5. İlgili Pazar Kavramı ve İlgili Pazar Tanımında Kullanılan Nicel Teknikler, Murat Çetinkaya

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN